11 Eylül 2013 5895 0 PROJE YÖNETİMİ Fonksiyon360
Yıllardır hepimiz yazılım geliştiriyoruz. Sayısız projelerde çalıştık. Sayısız disiplinler, methodlar uyguladık. Kalite belgeleri aldık. Süreçler geliştirdik. Daha iyiyi aramak adına sürekli çaba sarfettik. Danışmanlarla çalıştık. Tüm bunları yaparken ciddi anlamda paralar harcadık.
Tüm çabalar kesinlikle karşılıksız kalmadı. Çok önemli bir noktaya geldiğimizi düşünüyoruz. Bir on yıl öncesine göre artık çok daha iyi durumdayız. Teknoloji bu anlamda çok daha iyi kullanıyor ve yönetiyoruz. Ancak bu yeterli midir? Elbette hayır. Bugün geldiğimiz noktada hala bu arayışımız sürüyor. Bunun bitmesi mümkün değil zira Dünya artık asla eskisi gibi değil. Daha hızlı, daha atak, daha sonuç odaklı ve daha çevik olmalıyız.
Bütün bu çalışmaları yaparken daha ziyade teknoloji kaynaklarına odaklandık. Proje yöneticileri yetiştirdik. Analistler yetiştirdik. Yazılım ekiplerimize teknik beceriler kazandırmak için çaba sarfettik.
Bizler de bu çalışmaların sonucunda yetişen bir nesilin üyeleriyiz. Bugün ülkemiz teknolojik ürünleri en iyi kullanan ve geliştiren ülkelerin ön sıralarında yer alıyor. Bütün bunlar tüm bu gayretlerin sonucu olarak ortaya çıktı.
Geçmişe baktığımızda şunu görürüz; harcanan bunca eforun karşılığında en başarılı olan projelerimiz kullanıcı ve teknik ekiplerin kol kola çalıştığı, birlikte ekip olduğu, elini taşın altına birlikte koyduğu ortamlarda geliştirilen projelerdir. Kullanıcı ve geliştirici birbirine ne kadar yakın ise elde edilen ürünlerinde başarısı bir o kadar yüksektir. Elbette bu durumların istisnaları vardır. Ancak bunlar gerçekten istisnadır. Kullanıcı ve analist ekipler projelerin her aşamasında birlikte çalışmalıdır.
Ancak her tür projede olduğu gibi teknoloji projelerinin de kendisine has bir takım özellikleri vardır. Bugüne kadar yaptığımız yatırımlarla belli bir olgunluğa gelen teknoloji ekiplerinin yanında kullanıcılar da bu anlamda bazı temel gereksinimleri öğrenmek ve bilmek durumundadır.
İşte tam da bu nedenlerle artık kullanıcılarımızı bu işin içine çekmek zamanı gelmiştir. Geliştirilen teknoloji ürünlerinin kullanıcısı olacak bu kesime de teknoloji projelerinin doğası anlatılması gerekir. Analiz teknikleri paylaşılmalı, teknoloji proje varsayımları ve yaklaşımları eğitimleri verilmelidir. Bunu kısmen yapan organizasyonlar vardır. Zaten bizler de bu organizasyonlarda yaşanan tecrübeleri çok yakından gözleme şansını yakaladığımız için bugün itibariyle bu noktada olduğumuzu rahatlıkla ifade edebiliriz.
Yazılım geliştirme projelerinde teknoloji kaynaklarımıza yaptığımız yatırımların yüksek oranda geri dönüşünü sağlamak için kullanıcılarımızın da bu işin içinde olmaları gerektiğini ve belli bir seviyeye kadar eğitim almaları gerektiğini düşünüyoruz.
Ne kadar bilinçli tüketicimiz var ise, o kadar başarılı piyasalara sahip oluruz. Rekabet zor bir zenaattir. Öne geçmek için farklı olmak zorundayız. Ancak bunu başardığımızda, yaptığımız işten keyif alır, bir o kadar da kar üretir duruma geliriz. Çalışanlarımız bilinçli ekipler olmayı başarmak zorundadır.